Bir insanın yüzünün en dikkat çekici noktasıdır belki de dudaklar. Estetiğin, özellikle de kadının simgesi haline gelmiştir. Üstelik sadece günümüzde değil, çağlar boyunca dudak güzelliği önem taşımıştır. Belki farklı şekiller beğenilmiş, farklı dolgunluklar güzel kabul edilmiştir ama dudaklar her zaman önem taşımıştır. Bugün ise dudakların dolgunluğu, kontürlerinin belirgin olması, daha genç, daha sağlıklı, daha çekici ve sonuç olarak daha güzel dudaklar demek oluyor. Üstelik kişinin daha sağlıklı ve daha canlı görünmesi de bu şekilde mümkün olabiliyor. İşte bu yüzden de günden güne geliştirilen bir uygulamadır dudak dolgusu. Daha iyi ifadelere sahip olmamız, daha çekici dudaklara sahip olmamızın yanı sıra, çeşitli sağlık gerekçeleri ile de bu işleme ihtiyaç duyulabilir. Üstelik sadece kadınları ilgilendiren bir uygulamadan söz etmiyoruz. Erkekler de daha şekilli ve çekici dudaklara sahip olmak için bu işlemi tercih edebilirler. Peki, genel olarak hangi sebepler ile dudak dolgusuna ihtiyaç duyulur ve neden dudak dolgusu yaptırılır?
Neden dudak dolgusuna ihtiyaç duyulur?
Dudak dolgusu yani bir diğer ifade ile dudak estetiği, çeşitli sebepler ile gerekli olabilir. Temelde estetik kaygılar ön plana çıksa da bu estetik kaygılar, kişilerin yaşamını önemli ölçüde etkiliyor olabilir. Dudak dolgusu yaptıranlar incelendiğinde de bu durum net bir şekilde görülebilir. Bazı gençlerde yapısal olarak dudaklarda incelme görülebilmektedir. Diğer taraftan yaşı ilerlemiş kişilerde de zamanla dudağın inceldiği, şeklini ve dolgunluğunu kaybederek, ince ve düz bir görünüm kazandığı görülebilmektedir. Bunlar dudak dolgusu yaptırmak için oldukça etkili sebepler iken, bir de osteoporotik sebepler karşımıza çıkabilir. Dudaklara arkadan destek vermekte olan çene kemikleri, osteoporotik değişiklikler gösterebilir ve bunun etkisi ile dişlerde yükseklik kaybı oluşur. Dudaklarda ise aşağıya doğru sarkma görülür. Yaşın dudaklar ile ilgili olarak ortaya çıkardığı bir başka durum ise dudak çevresi kaslarında görülür. Bu kaslarda görülen hiperaktivite, dudak üstünde dikey çizgiler oluşturur. Tüm bu durumlar, dudak dolgusu yaptırmanız için birer sebep olabilir. Sosyal yaşantınızda daha özgüvenli olmak, kendinizi daha iyi hissetmek için bu uygulamayı tercih edebilir, yaşamınıza değer katabilirsiniz. Her ne sebeple olursa oldun ihtiyaç duyabileceğiniz dudak dolgusu fiyatları ile ise sizi korkutmamalı. Her şeyden önce dudak dolgusu uygulamasının süreçlerini inceleyerek devam edelim ve sisiz bu yolculukta neler bekliyor görelim.
Dudak dolgusu nasıl yapılır, öncesi ve sonrasında bizi neler bekliyor?
Dudak dolgusu yaptırmadan önce, doktorunuz ile detaylı bir şekilde konuşmuş ve karara varmış olmalısınız. Dudak şekli, genlerimiz ile belirlendiğinden ve zaten belli ve karakteristik bir şekil söz konusu olduğundan, uygulama sonrasında çok büyük değişiklikler beklememek gerek. Sadece dudaklarınızın daha genç, daha dolgun olması sağlanabilir ancak dudak şeklinizin büyük bir farklılık göstermesi mümkün değildir. Dudak dolgusu işleminden bir hafta kadar öncesi itibariyle, aspirin, E vitamini, ağrı kesici, yeşilçay ve omega 3 gibi ilaç ve besin kaynaklarının kesilmesi gerekmektedir. Bu sayede uygulama sonrası daha az morarma görülecektir. Bunun yanı sıra dudak çevresinde tekrarlayan uçuk problemi olanlar için uygulama öncesinde profilaktik antiviral tedavi başlatılacaktır. Dudak dolgusu için genellikle lokal olarak anestezik krem uygulanır. Bazen ise dolgu malzemesinin içerisinde bulunan anestezik madde, doğrudan uygulama yapılmasına imkân verir ve her hangi bir acı hissi oluşmaz.
Uygulama sürecine gelince, hastanın oturur vaziyette olması yeterlidir. Uygulama hastanın yaşına, dudak yapısına bağlı olarak ilerler. Dolgu yapılacak noktalar önceden belirlenmiştir ve buna uygun olarak dudak içine ya da dudak sınırlarına enjeksiyon yapılır. Buna bağlı olarak da dudakların bir miktar öne çıkması sağlanır. Dudak köşelerinde oluşan aşağıya dönmeler, dudak üstünde oluşan çizgiler de yine aynı seansta ortadan kaldırılabilir. Dudak ile burunu birleştiren çizgiler ise filtrum adı verilen dolgu ile şekillenerek, üst dudağın daha dolgun ve yuvarlak bir görünüme sahip olmasını sağlayabilir. Bu uygulama ortalama olarak 20 dakika kadar sürecektir.
Kısa bir süreye yayılan dudak dolgusu işlemi sona erdikten sonra ise morarma ya da şişlik gibi yan etkiler görülebilir. Nadir olarak bu durumlar ortaya çıksa da, bazı hastalarda söz konusu olabilmektedir. Bu yan etkiler gelişmiş olsa dahi, 3 ile 14 gün gibi bir süre içerisinde ortadan kalkacaktır. Dolayısıyla çok önemli olmamakla birlikte, nadiren ortaya çıkabilen yan etkilerdir. Bunların dışında bir olumsuzluk ise beklenmez.
Dudak dolgusu ile ilgili olarak bilmeniz gerekenler!
- Dudak dolgusu yaptıranlar incelendiğinde bazen abartılı sonuçlar ile karşılaşmak mümkündür. Bu durumun yaşanmaması için ise doğru miktarda dolgunun kullanılması gerekir. Doktorunuz sizin için ideal oranı belirleyecektir. Genellikle 1 cc hyalüronik asit tercih edilirken, bazen 2 cc de kullanılabilir. 2 cc oranı tercih ediliyorsa, bunu 1 seansta uygulamak mümkün olduğu gibi, 1 hafta arayla 2 seans olarak uygulamak da mümkündür.
- Dudak kenarlarının yukarıya kaldırılması işlemi yapılırken, belli bir açının korunması gerekir. Doktorunuz sizi bu konuda uyaracaktır. 85 – 105 derece açının korunması, doğal sonuçlar elde etmek için önemlidir.
- Doğanın altın oranı, plastik sanatlar için de geçerlidir ve dudaklarımız da bu orana uygundur. Bu oran doğallığın da bir göstergesi olduğundan dikkat edilmelidir. Alt dudağın, üst dudağa göre 1,6 kat büyük olması gerekir. Bu orana dikkat etmek gerekir.
Dudak dolgusu fiyatları farklılık gösterebilir. Sizin bu noktada en çok özen göstermeniz gereken, fiyattan ziyade uygulamadır. Elde edeceğiniz sonuçlar da fiyata göre farklılık gösterebileceğinden, doğru bir hekim seçimi ve uygulamanın da birlikte şekillendirilmesi, hayal ettiğiniz sonuçları elde etmenizi sağlayacaktır.
Tayfun Türkaslan’ın çalışmalarını Facebook, İnstagram veya Youtube sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz.
Kaynakça: